Dünya Ukrayna-Rusya krizi, İsrail'in Gazze işgali, Çin'in Tayvan'ı işgal etmeye yönelik eylemleri, Afrika ve Orta Asya'daki güç çekişmeleri gibi güncel konularla yoğun bir şekilde yılın yarısını hemen hemen tamamladı. ŞİÖ Zirvesi, NATO Zirvesi, Olimpiyat Oyunları, BM İklim Zirvesi, BRICS Zirvesi, G-20 Zirvesi gibi çok sayıda önemli olay dünya siyasetine yön verecek.
Dünyada inanılmaz bir diplomasi trafiği yaşanmaya çalışırken, Doğu ile Batı arasında 'tek kutuplu dünyadan çok kutuplu dünyaya geçiş' sürecinin ciddi sancıları yaşanıyor. Yılın ikinci yarısında dünyanın gözü yine zirvelerde olacak. Özellikle Ukrayna-Rusya arasındaki savaşa Amerika'nın NATO'yu da dahil etme girişimlerinin ciddi adımlara dönüşmesine dair kritik günler bekliyor. İsrail'in Birleşmiş Milletler (BM) ve Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) kararlarına rağmen hukuksuz Gazze işgali ve Filistin'deki vurdumduymaz tavrı da dünyadaki gerginliklerin ana kaynakları arasında.
Tüm bu gelişmelerle ilgili önemli adımların atılabileceği ilk organizasyon 15-16 Haziran'da İsviçre'de yapılacak 'Ukrayna' zirvesi. İsviçre'nin Nidwalden kantonundaki Bürgenstock kasabasında düzenlenecek zirvede bazı ülkeler devlet başkanları, bazıları da dışişleri bakanları düzeyince temsil edilecek. Rusya ve Çin ise zirveye katılmıyor.
"DOĞU-BATI ÇEKİŞMESİNDE ŞİÖ ETKİSİ"
Rusya ve Çin nezninde 3-4 Temmuz'da yapılacak olan Şangay İşbirliği Örgütü (ŞİÖ) Zirvesi daha kritik. Zira Çin'e Avrupa'da ve Amerika'da uygulanan bazı ekonomik yaptırımlar Doğu ile Batı arasındaki keskin yol ayırımlarından birisi olarak dikkat çekiyor. Rusya lideri Viladimir Putin'in Çin Devlet Başkanı Şi Cinping ile yaptığı görüşmeden sonraki açıklamaları da bölgeye ağırlık vereceğinin göstergesi. Kazakistan, Çin, Hindistan, Kazakistan, Kırgızistan, Pakistan, Rusya, Tacikistan ve Özbekistan ŞİÖ Zirvesi'nde özellikle ticaret ve savunma konularında bölgesel ortak kararlar alabilir. Bu da Çin-Tayvan arasında bölgede yaşanan gerginliğin seyri ve Amerika'nın bu konudaki tutumu konusunda önem arz ediyor.
Gün geçtikçe enerji kaynakları, kritik maden başta olmak üzere zengin yer altı madenleri ve ticaret yolları dolayısıyla önemini artıran Orta Asya'daki Türki Cumhuriyetleri bir araya getiren Türk Devletleri Teşkilatı'nın (TDT) 5-6 Temmuz'daki zirvesi de Avrupa, Asya, Kafkasya, Balkanlar başta olmak üzere tüm dünyayı yakından ilgilendiren zirveler arasında yer alıyor.
"RUSYA-UKRAYNA KRİZİNDE GÖZLER NATO ZİRVESİ'NDE"
9-11 Temmuz'da Amerika'nın başkenti Washington'da yapılacak NATO Zirvesi de kritik kararlara ev sahipliği yapabilir. 13-15 Haziran'da yapılan NATO Genelkurmay başkanları toplantısında alınan kararlar Rusya'ya karşı NATO'nun müttefik yapısı içerisinde davranabileceği yönündeki açıklamalar, Avrupa'nın ortasındaki gerginliği daha üst düzeye çıkarabilir. NATO ve Avrupa Birliği'nin Rusya konusunda bazı kararlarına katılmayı reddeden Macaristan'ın Temmuz Ayı başında Avrupa Birliği Konseyi'nin dönem başkanlığını devralmasının bölgedeki gelişmelere nasıl bir etkisi olacağı da merak konusu.
26 Temmuz-11 Ağustos tarihleri arasında yapılacak Yaz Olimpiyat Oyunları'nın siyasi atmosferi nasıl etkileyeceği bilinmiyor. Ancak gerek Ukrayna gerek İsrail protestoları açısından bir vitrin olma ihtimali büyük.
"AFRİKA'DA YIL SONUNA KADAR SEÇİM VAR, VENEZUELA VE GÜRCİSTAN SEÇİMLERİ KRİTİK"
Ağustos Ayı itibariyle Ruanda'da başlayıp yıl sonuna kadar sürecek olan Gana, Moritanya, Cezayir, Güney Sudan, Mauritius, Mozambik, Namibya, Ruanda, Somaliland, Tunus ve Brezilya devlet başkanı seçimleri de dünya siyasetinde özellikle Afrika coğrafyası üzerinde rüzgarları değiştirecek potansiyele sahip. Uruguay, Venezuela, Avusturya ve Gürcistan'da 2024 yılında seçimlere ev sahipliği yapacak.
24 Eylül'deki dünya liderlerini bir araya getiren BM Genel Kurulu'nun özellikle İsrail'in hukuksuzluklarıyla ilgili tepkilere sahne olması, İsrail ve Amerika'nın Birleşmiş Milletler'in saygınlığına yönelik tavırlarının da gündeme gelmesi bekleniyor.
"BRICS ZİRVESİ RUSYA VE ÇİN'İN 'DÜNYANIN İKİNCİ KUTBUYUZ MESAJI OLACAK'
Ve BRICS Zirvesi. Hindistan, Çin, Rusya, Brezilya, Hindistan ve Güney Afrika'nın başını çektiği 10 üyeli ekonomik oluşumun adaylık bekleyen 30'a yakın ülkeyle Doğu-Batı ekseninde yeni bir güç olması oldukça muhtemel. Tataristan'ın Kazan şehrinde Ekim Ayı'nda gerçekleşecek zirve, Rusya ve Çin'in gövde gösterisine ev sahipliği yapabilir.
1 Ekim'de Çin Halk Cumhuriyeti'nin kuruluşunun 75. yıl dönümü kutlamalarının da özellikle Tayvan işgali provaları aşamasında büyük bir askeri gövde gösterisine dönüşmesi bekleniyor. Mao Zedong'un Çin Halk Cumhuriyeti'ni kurmasının üzerinden 75 yıl geçerken, Şi Cinping'in bunu dünyaya mesaj verecek bir şova çevirmesi büyük ihtimal.
Kasım Ayı'ndaki Asya-Pasifik Ekonomik İşbirliği (APEC) ise gerçekten farklı bir iklimde geçebilir. Zira Amerika'nın ve Avrupa'nın Çin'e yönelik ekonomik yaptırımları, Rusya ile ABD-Avrupa arasındaki Ukrayna anlaşmazlığı gibi konuların bu zirveye nasıl yansıyacağı merak konusu. Çünkü Çin, ABD, Rusya, Japonya, Güney Kore ile Tayvan da bu birliğin üyelerinden. Özellikle ikili temaslar açısından oldukça rekabetçi geçmesine kesin gözüyle bakılıyor. Bu yılın teması 'İnsanlar, İşletme ve Refah.'
"KASIM'DA GÖZLER AMERİKA SEÇİMLERİNDE"
Kasım Ayı'nın sonunda Ekvador'da Ibero-Amerikan Zirvesi 'İnovasyon, Katılım ve Sürdürülebilirlik' temasıyla düzenlenecek. Şu anda Rusya denizaltı ve savaş gemilerinin Küba'da bulunduğu ve bunun üzerine de Amerika'nın belirli askeri gücünü bölgeye kaydırdığı bir ortamda zirvenin olumlu geçeceğini söylemek mümkün değil elbette. Yıl sonuna kadar zaman ne gösterir bilinmez ama Rusya'nın Arjantin, Bolivya, Brezilya, Dominik Cumhuriyeti, Ekvador, El Salvador, Şili, Uruguay, Venezuela, Şili, Peru, Paraguay, Meksika, Küba, Kosta Rika ve Kolombiya ile devam eden ilişkilerini yıl sonuna kadar resmi takvimde yer alan ziyaretlerle ve anlaşmalarla daha da güçlendirmesi mümkün.
Ve tüm bunlardaki dengeleri tamamen değiştirecek en önemli konu ise yine Kasım'daki ABD seçimleri. Hayalet gibi gezen Joe Biden'in ikinci bir dönemi daha tamamlayamayıp seçilirse yerini Kamala Harris'e devretmesine kesin gözüyle bakılıyor. Ancak, eski başkan Donald Trump'ın seçimle ihtimali de yüksek. Özellikle Arap Yarımadası'nı adeta haraca kesmeye kalkan, belirli ülkelerde darbe girişimlerinde bulunan ve şu an Amerikan mahkemelerinin hedef tahtası haline gelen Trump'un gelmesinin İsrail, Ukrayna krizlerine nasıl bir etkisi olacağı da belirsiz.
G-20 Zirvesi de Kasım Ayı'nda gerçekleşecek. "Adil bir dünya ve sürdürülebilir bir gezegen inşa etmek” teması altında bu toplantıda ele alınacak ana konular enerji dönüşümü ve gelişimi, küresel yönetişim kurumlarının reformu, eşitsizlik, açlık ve yoksullukla mücadele olacak. Elbette bu zirvede de konuşulanların neye yansıyacağı ve faydası olacağı merak ediliyor.
Derleme: Hatice Hande Kapan - Harb-i Strateji