Kafkassam Başkanı Prof. Hasan Oktay; ‘’Güney Kafkasya'da Barış Sağlanması Yeni Gerilim Ve Müdahaleleri Ortadan Kaldıracak’’

Azertag.Az’ın haberine göre, Kafkasya Stratejik Araştırmalar Merkezi (Kafkassam) Başkanı Profesör Hasan Oktay'ın gazetecilere yaptığı açıklamada, ‘’Türkiye-Ermenistan sınırının açılması doğrudan Ankara ve Bakü'nün pozisyonlarının koordinasyonuna bağlıdır. Ankara-Erivan diyalogunda kaydedilen ilerleme bu faktörle alakalı. Buna göre Güney Kafkasya'daki mevcut durum, son yüzyıllarda yaşanan süreçler perspektifinden değerlendirilmelidir’’ dedi.

Modern Ermenistan nüfusunun çoğunluğunun 19. yüzyılda Çarlık Rusya'sı tarafından Güney Kafkasya'ya taşınan İran ve Anadolu kökenli Ermenilerden oluştuğunu kaydeden Oktay, ‘’1828 Türkmençay Barış Antlaşması'ndan sonraki dönemde Rusya'nın hedefi Güney Kafkasya'da bir karakol oluşturmaktı. Nüfusu komşu ülkelerden nakledilen gayrimüslimlerden oluşuyordu. O döneme kadar Ermeniler modern Ermenistan topraklarında küçük bir azınlıktı" dedi.

Çarlık Rusya'sının Osmanlı İmparatorluğu ve Türk halklarıyla ilişkileri kesmeyi kendisine hedef olarak belirlediğini kaydeden Oktay, ‘’Rusya'nın Kafkasya politikasının temelini oluşturan bu strateji, Sovyet yönetimi sırasında da sürdürüldü. Sovyet otoriteleri Ermenistan'daki milliyetçi havayı gizlice destekledi. Kendilerini bölgenin ‘merkezi’gücü olarak gören ve diğer ulusları küçümseyen bir vatandaşlar nesli oluşturdular’’ dedi.

1991 yılında SSCB'nin dağılmasından sonra bile Türk halkına yönelik olumsuz tutumun Ermenilerin eylemlerinde açıkça ortaya çıktığını hatırlatan Oktay şunları söyledi;

‘’Azerbaycan topraklarının işgali sonucu Türk-Ermeni sınırlarının kapatıldığı, aynı zamanda 44 gün süren Vatan Savaşı, bölgedeki güç dengelerini değiştirdi. Başbakan Nikol Paşinyan döneminde Erivan, uzun yıllar boyunca Ermeni ekonomisinin gelirinin en az yarısının Azerbaycan topraklarının işgaline harcandığını, işgalci ülkenin ise çevreyle entegrasyondan izole edildiğini itiraf etti.’’

Türkiye'nin bugün Ermenistan'la diyaloğun her aşaması hakkında Azerbaycan'ı bilgilendirdiğini kaydeden Oktay, ‘’Üçüncü ülkelerin müdahalesi olasılığını ortadan kaldıran üçlü normalleşme ve barışın temeli var. Taraflar nihayet eyaletlerarası diyalogda eyleme yönelik bir yol haritası uygulayabilirler. Aksi takdirde Güney Kafkasya'da barışa ulaşma süreci uzayacağı gibi, yeni gerginliklerin ve dış müdahalelerin de ön koşulları oluşacaktır. Bunu önlemek Türk makamlarının görevidir. Tahran’ın tutumuna rağmen, Zengezur koridorunun açılması önemlidir. Türkiye, Azerbaycan ve Ermenistan arasındaki ilişkilerin normalleşmesi, diğer devletlerin üç ülke arasındaki ilişkiler üzerindeki olumsuz etkisini ortadan kaldıracak ve ekonomik iş birliğinin önündeki engelleri ortadan kaldıracaktır." Şeklinde konuştu.

Fransa ve Hindistan'ın Ermenistan'a silah sağlayan tutumunun Türkiye ve Azerbaycan'ın çıkarlarına uymadığını kaydeden Oktay, ‘’Üst düzey yetkililer de dahil olmak üzere Türkiye ile Ermenistan arasındaki temasların sürdürülmesi gerekir. Türkiye bugün Erivan ile Bakü arasında Ermenistan sınırının açılmasını sağlayacak barış anlaşmasının imzalanmasını bekliyor. İlişkilerin bir an önce ve ön koşulsuz normalleştirilmesi önemli. Geriye kalan tüm anlaşmazlıklar zamanla çözülebilir’’ dedi.