TÜRKİYE İLE DOST VE İTTİFAK ÜLKELERİN AVANTAJLARINI KUVVETLENDİRECEK ÇÖZÜMLER SUNUYORUZ
Türkiye'nin İlk ve Tek Anayurt ve Sınır Güvenliği Fuarı’nda (SEDEC 2024) düzenlenen konferansta konuşan Canik ve Samsun Yurt Savunma Yönetim Kurulu Üyesi Didem Aral, bugün karşımızda yeni silah, yeni ekipman, doktirin ve öğretiler ortaya koymamız gereken şeffaf muharebe alanları, yüksek muharebe temposu ve asimetrik harp unsurlarının icra edildiği yeni savaş dinamikleriyle koşullarının mevcut olduğunu İfade ederek, “Bunları okumak çözümleri biçimlendirmek ve yatırımları yapmak önemli bir rol oynuyor. Bunun için ABD’deki fabrika ile İngiltere’deki yatırımlarımız sonrası elde ettiğimiz yeni ürünlerimizle kullanılabilecek hava, deniz ve kara platformu üzerindeki entegrasyon çözümlerimiz var. Bu dinamikler karşısında doğru muharebe doktirinleri ve ekipmanlarıyla, öncelikle kendi ülkemizde daha sonra dost ve ittifakımız olan diğer ülkelerin avantajlarını kuvvetlendirecek çözümler sunuyoruz” dedi.
MAVİ VATANI, ANAYURT VE HUDUTLARI ÇOK DAHA KUVVETLİ BİR TÜRKİYE’YE STRATEJİK PARTNERLİK YAPIYORUZ
Savunma Sanayi firmalarımızla beraber çeşitli projelerimizi hayata geçirdiklerini kaydeden Aral şunları söyledi;
“Türkiye Cumhuriyeti Devleti Ordusuna, Polis ve Jandarma birliklerinin araçlarında kullanılan çözümler sunuyoruz. Artık etkili menzil 700 metrelerden, 1000 metrelerden, 2000 metrelere çıkma ihtiyacı var. Bugün işte bütün yaptığımız yatırımlarda, sunduğumuz çözümlerde de bunu göz önünde bulundurarak yapıyoruz. 30 milimin üstünü neden bu kadar çiziyorum. Önemlidir; Çünkü yarını genel maksat kalibresi ve silah olarak görüyoruz. Çünkü mühimmat çeşitliliği çok. Ukrayna ile Rusya savaşında gördüğümüz üzere 30 milim gerek yüksek irtifaklı mühimmat, gerek yakın tapalı dediğimiz porksimit mühimmat, gerekse TP mühimmat. Yani gerçek mühimmat değil, ama zorlayıcı ve bastırıcı mühimmat türlerine sahip bir silahtır 30 milim. Dışarıda da onu sergiliyoruz. Bu konuda bizlerle irtibata geçip, hem benimle hem arkadaşlarımdan daha detaylıca bilgi almanızı önemle rica ederim. Çünkü yeni bir konsep. Türkiye Cumhuriyeti Devleti de yeni yeni kullanmaya başlayacak. Bizim Havelsan ile TCG gemisinde olsun, Aselsan standlarının üzerinde olsun BMC, FNSS,NUROL,OTOKAR 4×4 leri, 6×6 ları ,8×8 lerinde hem uzaktan kumandalı silah sistemlerimizde hem de silahlarımızla destek verebildiğimiz milli ve yerli bir çok projede stratejik partner pozisyonundayız. Elbette bu bizleri çok gururlandırıyor. Bizler her zaman birlikte yükselmenin önemini inanıyoruz. Ekip arkadaşlarımızda bu şekilde çalışıyor. Güzel bir sinerji yakaladığımızı ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin gücüne güç kattığımıza inanıyoruz. Yerli ve milli tabancadan bugün yerli, milli uçaksavara, yarın Allah kısmet ederse 30 milim topuna ve uzaktan kumandalı silah sistemlerine kavuşacağız. Hem mavi vatanı, hem anayurt hem de hudutları çok daha kuvvetli bir Türkiye’ye önemli girdiler yapan, önemli stratejik partnerlik yapabildiğimiz bir pozisyonda olduğumuzu görüyorum. Bundan da mutluluk duyuyorum. Şirketimiz adına şu an için bu tür çözümlerimiz mevcut. Ancak dediğim gibi diğer savunma sektörü paydaşlarımızla daha da ileriye götürebileceğimiz, daha yüksek teknolojilere, daha büyük konseptlere götürebileceğimiz önemli projelerde yer alacağımıza da inanıyorum.”