Pontos News: "Türkiye, Jeopolitik Yönelim Arayışında"

Yunanistan'da yayınlanan Pontos News, Türkiye jeopolitik yönelim arayışında başlığıyla yayınladığı analizde Türkiye'nin Pan-Türk, Pan-İslam ve Neo-Osmanlı vizyonuyla adımlar attığını öne sürdü.

571 yıldır hala İstanbul'un fethini hazmedemeyip 'Konstantinepol' diyen, 'Megalo İdea' denen mesnetsiz duruşu ve tarihi katliamlarından utanmak yerine hala ilkokuldan üniversiteye eğitiminde sözde 'Türk' zulmü uyduran Yunanistan'ın ırkçı kalemlerinde 'Türk' ve 'Türkiye' nefreti bitmiyor.

Son örneği Pontos News sitesinde Savvas Kalenderidis sergiledi. Yunan sözde yazar, tarihi gelişmeleri kendi yorumlarıyla aktararak anlattığı makalesinde NATO'nun Sovyet tehdidiyle mücadele etmek için Türkiye'ye tavizler verdiğini öne sürerken, "21. yüzyıla girilmesiyle birlikte Sovyetler Birliği'nin dağılması ve küresel ilişkilerin değişmesi nedeniyle Türk derin devleti, Avrasya'yı merkeze alarak ülkenin jeopolitik yönelimini değiştirme yönünde hamleler yapmaya başlamıştır. O zaman Erdoğan görünüşte ya da özünde Batı yanlısıydı, -bu konudaki gerçeği yalnızca kendisi biliyor- ancak yavaş yavaş uzlaştı ya da derin devlete boyun eğdi ve Washington ile Moskova arasında sarkaç politikasını izlemeye başladı. Aynı zamanda da Pan-Türk, Pan-İslam ve Neo-Osmanlı "vizyonunu" hayata geçirmek için adımlar atmaya devam ediyor" ifadelerini kullandı.

Hürriyet yazarı Sedat Ergin'in "BRICS üyesi olma tartışmasına hazır mıyız?" isimli yazısından alıntılar yapan Yunan yazar, Türkiye'nin ve çok sayıda ülkenin BRICS üyeliği için çalıştığını kaydetti. Yazar, "Küresel Güney anlamına gelen BRICS'in, ağırlıklı olarak Batı ekonomileri ve aynı yöndeki ülkelerden oluşan "Kuzey"in küresel ekonomideki ağırlığına karşı bir itirazın ve denge arayışının ifadesidir. BRICS'e katılan ülkeler, kendi aralarındaki iş birliğini yoğunlaştırarak ve bir dizi kurumsal düzenlemeyi benimseyerek küresel ekonomide "Kuzey"e karşı bir denge oluşturmayı amaçlıyor" ifadelerini kullanırken şu aktarımları yaptı:

"BRICS'IN BÜYÜKLÜĞÜNÜN FARKINA VARMALIYIZ"

"BRICS dediğimizde temsil ettiği büyüklüğün farkına varmalıyız. Dünya nüfusunun yaklaşık yüzde 45'i burada. Dünya ekonomisindeki toplam gayri safi hasılanın yüzde 37,3'ü bu kümeye ait. Türkiye uzun süredir bu tür uluslararası işbirliği yapılarına ilgi duymaktadır. Fidan'ın geçtiğimiz hafta BRICS toplantısına katılması Türkiye için ilk değildi. Bundan önce Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan , ilk kez Temmuz 2018'de Güney Afrika'da düzenlenen BRICS zirvesine İslam İşbirliği Teşkilatı Başkanı olarak katılmıştı. Erdoğan burada yaptığı konuşmada, “Toplantıyı Türkiye ile BRICS arasındaki iş birliğini geliştirmek için bir fırsat olarak gördüklerini” söyledi. BRICS ülkeleriyle özellikle ekonomi, ticaret, yatırım ve kalkınma alanlarında çalışmak istiyoruz. dedi. Erdoğan ayrıca BRICS Kalkınma Bankası ile İş Konseyi ve Türkiye'deki kurumlar arasında iş birliği kurabileceklerini kaydetti. İlginç olan nokta ise Erdoğan'ın "BRICS ile ortak hareket edilerek yeni, daha adil, daha tarafsız bir uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu oluşturulabileceğini" söylemesiydi. Başkan, BRICS'i "statükonun olmadığı bir işbirliği platformu" olarak tanımladı. Türkiye'nin BRICS'e katılımı konusu Dışişleri Bakanı Fidan'ın son açıklamalarıyla yeniden gündeme geldi. Fidan, ilk kez geçtiğimiz Pazartesi günü Pekin'deki "Çin ve Küreselleşme Merkezi" adlı düşünce kuruluşunda yaptığı konuşmada şunları söyledi: "Türkiye, AB ile Gümrük Birliği içinde olmasına rağmen, çeşitli ortaklarla farklı platformlarda yeni iş birliği fırsatlarını da araştırıyor. BRICS ».

Fidan'ın Pekin'e gelişi, bu hafta başında Rusya'daki temaslarının ardından gerçekleşti. Fidan, BRICS üyesi ülkelerin dışişleri bakanlarının birbirleriyle yaptıkları görüşmelerin ardından davetli üçüncü ülke mevkidaşlarıyla Salı günü bir araya geldiği Rusya'nın Nizhny Novgorod kentindeki toplantıya katıldı.

Rusya Dışişleri Bakanı Sergei Lavrov'un ev sahipliğinde gerçekleşen toplantıya Bahreyn, Bangladeş, Belarus, Cezayir, Endonezya, Kazakistan, Küba, Laos, Moritanya, Nijerya, Tayland, Sri Lanka, Venezuela ve Vietnam'ın dışişleri bakanları katıldı .

Fidan, bu toplantıda yaptığı konuşmada, Türkiye'nin BM ve çok taraflı örgütlerde reform yapmak için çaba harcadığını anlatarak, şunları söyledi: "Bu bağlamda BRICS ile iş birliğimizi önemsiyoruz. BRICS çerçevesindeki çeşitliliğin, büyümeyi ve istikrarı artırmak için önemli bir araç olduğuna inanıyoruz."

Fidan aynı gün Moskova'ya gitti ve Rusya lideri Vladimir Putin tarafından Kremlin'de kabul edildi. Kremlin'in toplantı sonrasında yaptığı açıklama, Putin'in Türkiye'nin BRICS'e olan ilgisinden duyduğu memnuniyeti ortaya koydu.

Açıklamaya göre Putin şunları söyledi: “Türkiye'nin BRICS projesine olan ilgisini memnuniyetle karşılıyoruz. Türkiye'nin bu birlik ülkeleri ile birlikte olma arzusunu mutlaka her şekilde destekleyeceğiz."

Bu arada Fidan, Rusya'dan dönüp önceki gün Ankara'da Brezilya Dışişleri Bakanı Mauro Vieria ile görüştükten sonra Rusya'daki BRICS toplantısına ilişkin şu açıklamayı yaptı:

“BRICS gündemini anlamak ve üyelerin görüşlerini ilk elden dinlemek açısından çok faydalı oldu. BRICS'in küresel ekonomik sistemdeki yaklaşım, kimlik ve politika çeşitliliğini artıran bir organizasyon olduğunu bir kez daha gördük. Tahminimize göre BRICS, mevcut sistemin çeşitlendirilmesinde önemli bir rol oynuyor."

Yazar, paylaşımını 'Tüm bu açıklamaları yan yana getirdiğimizde Türkiye'nin BRICS ile iş birliğini ilerletmeye istekli olduğu açıkça görülüyor. Ancak bu isteğin BRICS üyesi olmak için resmi başvuruya kadar uzanıp uzanmayacağı henüz belli değil…" cümleleriyle tamamladı.